• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/izciyim_net@izciyim.net
  • https://twitter.com/izciyimnet
  • https://www.instagram.com/izciyim_net/
SAAT
TAKVİM
HAVA DURUMU
DÖVİZ BİLGİLERİ
AlışSatış
Dolar35.556635.6991
Euro37.084937.2335
ZİYARET BİLGİLERİ
Aktif Ziyaretçi9
Bugün Toplam85
Toplam Ziyaret125996

 

              İZCİYİM  NET             

HERŞEYDEN BİR HABER

         Youtube   Tumblr    Blogger     Pinterest     Linkedin  

 

sevdam yıldızlar 10.bölüm

10.BÖLÜM

ÖZET

Tuncay,  Teknoloji ve astronomi Üniversitesinde okumaktadır. Okulun  futbol turnuvasında Tuncay,  Faruk’un ayağının kırılmasına sebep olur. Faruk’u  ziyarete giderken  kaza geçirir.  Gelecekten iki çocuk gelerek onları 2470 yılına götürür. Tekrar yaşadıkları zamana dönmüşlerdir.  Bir anda yaralıların ortaya çıkması,  üçünün de mükemmel operasyonlar geçirmiş olması herkesi şaşırtır. Selçuk’un anlattığı rüya ise Murat’ı iyice şoka sokmuştur. Kazadan altı ay sonra Tuncay ve arkadaşları okullarını en iyi derece ile bitirir. Tuncay, arkadaşlarına  projesini anlatır. Proje, Türkiye Bilim Kurulu ve Hükümet tarafından da onaylanır  ve 29 ekim 2173 yılında cumhuriyetin 250. kuruluş yıl dönümünde yolculuk başlar.  Bir süre sonra  umut 1, uzayda bir çekim alanının etkisine girer. Bu çekim alanı onları daha önceden bilinmeyen bir gezegene götürür. Orada karşılaştıkları yaratıklar dosttur ve  onlara ellerindeki gelişmiş teknolojiyi  sunarlar. Gezegenden ayrıldıktan sonra Tuncay,  Elif ile evlenir. Aslı ve Selçuk bu karmaşasından yararlanarak zaman makinesini denerler ve 29 Ekim 1923 tarihine dönerler. Aslı burada kısaca Atatürk’ün hayatını ve mücadelesini anlatır. Geçmişten tam dönmüşlerdir ki  Umut 1, zaman boşluğuna yakalanır ve zamanda 300 sene bir sıçrama olur. Zaman boşluğundan kurtulan Umut 1 bu seferde Dünyadan gelen ve kaptanı Faruk’un torunu olan Hedef x gemisinin saldırısına uğrar.
10.BÖLÜM
Murat “Ne çocuğu? “diye sordu. Tuncay “Bekle dostum geliyorum “diyerek bağlantıyı kesti. Bu sırada doktor içeri girdi.”Kaptan, çocuklarınız umduğumuzdan da hızlı büyümüşler “dedi. Tuncay “Evet  ama neden kız olanı daha büyük gösteriyor? “diye sordu. Doktor “Herhalde kız olanı daha önce doğduğu için olacak, kısa  doğum farkı yaklaşık iki senelik bir yaş farkına yol açmış “diye yanıt verdi. Tuncay “Neyse, çocuklar gelin bakalım “diye yanına çağırdı. “Biliyorsunuz ki sizler benim çocuklarımsınız, ben de sizlerin babanızım ama maalesef annenizi kaybettik”dedi. Kız olanı “ Baba bizim adımız ne ? “diye sordu. Tuncay “hıı senin ismin Şennur olsun, babaannenin ismi, senin isminde Cengiz olsun “diyerek ikisine de sarıldı. Sonra “Hadi bakalım yukarı bekliyorlar “dedi. Doktor “ Cenaze töreni ne zaman olacak? “diye sordu. Tuncay “ Doktor, hastalarımız arasında organa ihtiyacı olanlar varsa eşimin bedeninden yararlanabilirsiniz cenaze töreni için daha sonra bir program yapalım “diyerek dışarı çıktılar. Çiğdem “Ne kadar da çok uyudum böyle diyerek “esnedi. Aslı “Evet bende, başım çok kötü ağrıyor “dedi. Murat “ Bırakın mızmızlanmayı da Tuncay ‘a bir bakın hala gelmedi “dedi. Bu sırada kapı açıldı. Tuncay ve çocuklar içeri girdiler. Murat “Nihayet “diye sitem etti. Tuncay “Neler oluyor dostum “diye sordu. Murat “Faruk’u hatırlıyor musun ? “diye sordu. Tuncay “Evet ne olmuş ?“diye karşılık verdi. Murat “O’nun torunlarından biri olan, ki Onun da adı Faruk şu anda bir uzay gemisi ile karşımız da bizi yok etmeye çalışıyor “dedi. Bu esnada Murat’ın gözü çocuklara takıldı.”Bunlar da kim? “diye sordu. Tuncay Çocuklarım “diye karşılık verdi. Murat ve diğerleri “Çocukların mı !“diye hayretle baka kaldılar.  Murat “Ne diyorsun dostum  sen? “diye sordu. Tuncay “Evet çocuklarım, Elif hamile idi. Zamanda sıçrama esnasında hamilelik hızla gelişti ve çocuklar doğdu. Öyle ki o kadar büyüdüler ki bu yaşa kadar geldiler. “ dedi. Selçuk “Hemen atılarak. “Bunlar ikiz mi? “ diye sordu. Tuncay “Evet Selçuk ikizler, üstelik Elif’ ide kaybettik sanırım sen haklı idin gördüğün rüya değildi “dedi. Selçuk “Üzgünüm dayı, başımız sağ olsun “diyerek sarıldı. Murat “ Başın sağ olsun “diyerek sarıldı. Selçuk “Dayı gerçekten size anlattıklarım rüya değildi. Çünkü Faruk’ da zaman cihazını bulmuş ve geçmişe dönerek bizim kaza geçirmemizi sağlamış, fakat gelecekten senin çocukların ve Murat abi gelerek, bizleri zamanlarına götürüp tedavi edip zamanımıza geri bırakmışlar “dedi. Murat “ Hatırlarsan eğer, doktor şaşırtıcı operasyonlar geçirmiş olduğunuzu söylemişti “diyerek araya girdi. Tuncay “Neyse şimdi şu işe bir çözüm bulalım olan olmuş artık “dedi. Aslı “Çocuklar, gelin bakın buraya ben halanızım “diyerek yanına çağırdı. Tuncay “Gemi ile bağlantı kuralım lütfen “dedi. Bu esnada Hedef x de İkinci kaptan ile  Faruk’un tartışması sürüyordu. İkinci Kaptan “Faruk eğer bu ısrar devam edersen sana müdahale etmek zorunda kalırım “diye uyardı. Faruk düşünceye daldı. “ Galiba haklı, üstelik yüzyıllar önce olmuş bir kazanın kinini taşımak ta çok yanlış o kadar insanı tehlikeye atmam da öyle “  İkinci Kaptan “Ne düşünüyorsun ? “diye sordu. Faruk “Ne düşünebilirim ki “diye yanıt verdi. İkinci Kaptan “ Bak Faruk, Onlar bizim umudumuzdu. Onlar bizim her şeyimiz, hep onları örnek aldık, bizlere, çocuklarımıza  Atatürk’ten sonra onlar anlatıldı. Türkiye ‘yi Ulu önder Atatürk’ün arzuladığı çağdaş seviyenin de üstüne çıkardılar. Dünyada barışı sağladılar. Teknolojide çığır açtılar. “ Faruk “Dedemin babası da öyle ama “dedi. Faruk “Olabilir, teknoloji barış için kullanılmalı, gerek insanlar gerekse devletler birbirlerine hoş görülü olmalı, birlikte yaşayabilmeli, herkes birbirlerine tahammül edebilmeli, saygı ve sevgi çerçevesinde kimsenin hakkına tecavüz etmeden demokratik ve özgür bir ortamda yaşayabilmeli , asla kin gütmemeli, hele geçmişte olan bir meseleyi i ben haklıyım o haksız gibi düşüncelerle gündeme getirip yarayı daha fazla kaşıyıp gerginlik yaratmamalı “dedi.  Faruk “Haklısın galiba ben de hep bu düşünceleri paylaştım ama bir an duygularıma kapıldım üzgünüm “dedi. Sonra Bülent’e dönerek “Özür dilerim Bülent,büyük bir hatayı önledin “dedi. Bülent “Önemli değil kaptan “diye karşılık verdi. Bu esnada bir ses duyuldu. “  Hedef x, burası Umut , ben kaptan Tuncay “ Faruk, İkinci kaptanının gözlerine bakıyordu. İkinci Kaptan “Faruk kaptan sensin, yanıt ver “dedi. Faruk “Sağ ol gözümü açtın “diyerek monitörün karşısına geçti. “Umut 1,  burası Hedef x, ben kaptan Faruk “dedi. Tuncay “Kaptan seninle tanıştığıma sevindim. Ama duyduklarım beni çok üzdü. Geçmişin acısını binlerce insene çektirmek ne insanlığa yakışır ne de kaptanlığa, ister inan ister inanma dedenle yaşadığımız soruna çok üzülüyorum. Bir okul maçında sportmenliğe yakışmayan laflar etti. O’nu sakinleştirmeye çalıştım ama olmadı. Aksilik bu ya zeminin acizliğine uğrayıp şansız bir kaza oldu ve Faruk sakat kaldı. Öyle ki hastaneye ziyarete giderken bildiğin kazayı geçirdik “dedi. Faruk “Bütün bunları biliyorum kaptan size verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dilerim. Bir an heyecana ve duygularıma kapıldım “diye karşılık verdi. Tuncay “ Faruk sen çok iyi bir insan ve çok iyi bir kaptansın “dedi. Faruk “ Bizler okullarda sizlerin yaptıkları ile büyüdük, neredeyse size o insanlara zarar veriyordum. Dua edin ki ikinci kaptanımız çok iyi bir insan “dedi. Tuncay “Affetmek büyüklüktür , hatayı fark edip ondan ders alıp tekrar etmemekte öyle “dedi. Faruk “ Kaptan, yolculuk bundan sonra nereye?” diye sordu. Tuncay “ Bakalım, kim bilir belki de dünyaya “diye karşılık verdi. Faruk “Sizlerle yakında görüşmek isterdik Hedef x e gelebilir   misiniz ? “diye sordu. Esat hemen araya girdi. “Kaptan bu bir hile olabilir “dedi. Tuncay kızgın bir şekilde baktı. Esat “İyi tamam ya bakma öyle  diyen gitti “dedi. Tuncay , Faruk’a dönerek“Olabilirdi ama şu zamanda sıçrama nedeniyle gemideki yolcuların psikolojik ve fiziksel sorunlar yaşadığı haberini alıyorum. Zaten eşimi de kaybettim onun cenaze törenleri içinde çalışmalar yapacağım. Tabi ki sizin gemiye verdiğiniz hasarlarında onarımı yapılacak “diye karşılık verdi. Faruk “Gerçekten çok üzgünüm hem gemiye verdiğim hasar nedeni ile hem hastalarınız için hem de eşin için, yapabileceğimiz bir şey var mı? “dedi. Tuncay “Teşekkür ederim kim bilir belki başka bir yerde tekrar karşılaşabiliriz. Unutma hayat tecrübedir “dedi. Faruk “Haklısın kaptan, size iyi yolculuklar diliyorum “dedi. Tuncay ‘da “İyi yolculuklar “dileyerek “bağlantıyı  kapattı. Esat “Kaptan, yine sen haklı çıktın “dedi. Tuncay “İnsanlara güvenmeyi öğrenmelisin aksi halde dost edinemezsin “diye karşılık verdi. Esat “Galiba haklısın “dedi. Tuncay “Anonsu açın lütfen “dedi. Personel “Açık kaptan “diye karşılık verdi. Tuncay “ Sevgili Umut 1 yolcuları, zamanda sıçramanın şokunu atlatamadan dünyadan gelen Hedef x gemisinin saldırısına uğradık fakat yanlışlıklar düzeltildi. Şimdi yolculuğumuza devam ediyoruz ve sizleri 300 sene sonrası dünyayı görmeye davet ediyorum. Yolumuz açık olsun “diyerek anonsu kapattı. Sonra yavaşça koltuğuna oturdu. “ Ne kadar da yorgunum “diye mırıldandı. Murat “Dostum kendini nasıl hissediyorsun? “diye sordu. Tuncay “ Garip çok garip,  sanki bir rüyadayım yıllar hızla aktı ama bir şey anlayamadım eşime dahi doyamadım. Çocuklarımın bebekliğini bile göremedim “dedi. Murat “ Dostum yapacak bir şey yok, kendini yıpratma, artık iki tane çocuğun var, biraz da onlara zaman ayır “dedi. Tuncay “Haklısın “diye karşılık verdi. B u esnada Selçuk personelden  Necla’ nın yanına gelebilmenin cesaretini arıyordu kendinde “ Gidip Necla ile konuşmalıyım O’nu sevdiğimi anlatmalıyım O’na “diye mırıldandı. Sonra “Ben de Selçuk’sam bugün bu iş bitecek “dedi. Yavaşça yürüdü. Necla’nın yanına geldi. “Pardon “dedi. Necla heyecanlanmıştı. Besbelli O’da onu seviyordu. “evet “diye karşılık verdi. Selçuk “Bak Necla, seninle açıkça konuşmak istiyorum. Seni seviyorum ve seninle evlenmek istiyorum “dedi. Necla iyice şaşırmıştı. “Bu kadar çabuk mu ? “diye sordu. Selçuk “Bekleyecek ne var ki “dedi. Necla “ Ne bileyim konuşsak, daha iyi tanısak birbirimizi “diye karşılık verdi. Selçuk “Birbirimizi uzakta olsa tanıdığımızı düşünüyorum “dedi. Necla “İyi ama evlilik yine de erken önce bir nişan yapalım evliliği daha sonra düşünürüz “dedi. Selçuk “Ne yani kabul ediyor musun teklifimi? “diye sordu. Necla “ Elbette “dedi. Selçuk “Yaşasın !“diye bağırdı. Necla “Önce Nişan “dedi. Selçuk “Tamam tamam “diye cevap verdi. Sonra “Ben dayıma müjde vermeye gidiyorum “diyerek yanından ayrıldı. Selçuk koşarak dayısının yanına geldi. “Dayı dayı kabul etti kabul etti “diye haykırıyordu. Tuncay şaşırmıştı. “ Dur hele bir sakinleş kim neyi kabul etti.? “diye sordu. Selçuk  “Dayı ben Necla ile evleniyorum müsaade edersen “dedi.  Tuncay “ Koçum siz çoktan her şeyi halletmişsiniz, bize size mutluluk dilemek düşer “dedi. Selçuk “Dayı  çok iyisin “diyerek sarıldı. Bu esnada Aslı geldi. “Ooo küçük beyimiz büyümüşte evleniyormuş “diye takıldı. Selçuk “Kıskandın değil mi? “dedi. Aslı “Hadi  canım sende hiçte kıskanmadım “ dedi. Selçuk “Şaka yaptım abla sakın darılma “dedi. Aslı “Elbette canım kardeşim bizim şakamız dilimizde kardeş kardeşi kıskanmaz ve kötü söz söylemez birbirlerinin mutluluğunu isterler dilerim hep mutlu olursunuz “dedi. Selçuk “Teşekkürler abla “diye sarıldı.  Tuncay “Murat dostum bak çocuklar bile evleniyor senden bir numara yok “diye takıldı. Murat “Dostum sırası gelince biz de evleniriz elbette “dedi. Tuncay “Ama zaman hızla akıyor sakın unutma “dedi. Murat “Dostum 300 sene geçti göz açıp kapayana kadar ve 20 senemi aldı neredeyse, yazık odu o güzel senelere “dedi. Tuncay “Haklısın hem 20 senemizi aldı hem eşimi aldı hem bebeklerimi aldı “diye cevap verdi. Murat “Neyse bu konuyu kapatalım “dedi. Tuncay “Nasıl istersen “diye karşılık verdi. Personel “Kaptan,dünyamızı artık görebiliyoruz “diye uyardı. Tuncay “Güzel hemen temas kuralım “dedi. Personel “Kaptan bizden önce onlar temas kurdu bile “dedi. Tuncay  “ Monitöre getirir misin görüntüyü? “dedi. Personel “ Hazır kaptan “diye karşılık verdi.  Monitördeki albaydı. Albay “ Yabancı gemi , kendiniz tanıtın “diye uyardı. Tuncay “ Burası Umut 1, ben kaptan Tuncay, tekrar ediyorum burası Umut 1, ben kaptan Tuncay “Albay şaşırmıştı. “Olumsuz böyle bir gemi kaydımız yok “dedi. Tuncay “Albay hafızanızı  yoklayın biraz ve 300 sene öncesine gidin , 29 Ekim 2173 neyi ifade ediyor sizin için? “diye sordu. Albay “Yabancı gemi saçmalamayı kesin ve gerçek kimliğinizi söyleyin “dedi. Tuncay “ Albay burası Umut 1 ve ben kaptan Tuncay “diye tekrar etti. Albay “Bizi zor durumda bırakmayın gerçek kimliğinizi söyleyin yoksa dünyaya indirilmezsiniz. Umut 1 yok olalı 300 sene oluyor “dedi. Tuncay “Evet biliyoruz biz Umut 1’in ta kendisiyiz üstelik 300 sene önceki mürettebatıyla “diye karşılık verdi. Albay iyice şaşırmıştı. “ Olumsuz böyle bir imkan yok siz umut 1 dahi olsanız 300 sene önce ki mürettebatı olmanız imkansız, bizi yanıltmayınız ve hemen gerçek kimliğinizi söyleyiniz “dedi.  Tuncay “Bakın albay, uzayın derinliklerinde neler olduğunu ve neler yaşadığımızı biz biliyoruz uzayda bir zaman boşluğuna yakalandık ve 300 sene sıçrama oldu. Biz Umut 1’iz, ben de kaptan Tuncay “dedi. Albay “İlginç ama bunu nasıl ispat edersiniz ? “diye sordu. Tuncay “Nasıl mı? Bu geminin yolcu listesini gönderebilirim size “dedi. Albay “Evet olabilir gönderin biz inceleyene kadar sakın yanlış bir hareket yapmayın “diyerek teması kesti. Murat “Bize inanmaları çok zor “dedi. Monitöre tekrar albayın görüntüsü yansıdı. Albay “2173 te ki listeyi ve gönderdiğiniz listeyi inceledik, kaptan dünyaya hoş geldiniz “dedi. Tuncay “Hoş bulduk albay “dedi. Bu sırada dünyaya yaklaştıkça diğer ülkelerden de mesajlar geliyordu. Murat “Mesajları dinlemek ister misin ?  “diye sordu. Tuncay “Oku bakalım “dedi. Murat “Japonya, hoş geldiniz demiş, Fransa  Dünyanın umudu hoş geldin demiş, Türkiye ise Umudumuz nerelerdeydin hoş geldin demiş “Tuncay “Hepsine de mesaj çekin “dedi. Sonra personele dönerek “Sedat, bana cumhurbaşkanı ile bağlantı kur “dedi. Personel “Hazır kaptan “diye cevap verdi. Cumhurbaşkanı “ Merhaba Umut, 300 sene önce sizleri dedelerimiz uğurladı.  Ne  var ki karşımızda Umut 1’I gördüğümüze şaşırdık ama daha fazla torunlarınız yerine sizleri gördüğümüze şaşırdık. Bu bir mucize “dedi. Tuncay “ Evet uzayda bilmediğimiz çok şey var efendim “diye karşılık verdi. Cumhurbaşkanı “ İnişi ne zaman planlıyorsunuz kaptan? “diye sordu. Tuncay “Bu gün 20 Ekim 2473, 29 Ekim 2173’te dünyadan uzaya açıldık. 29 Ekim 2473 te da dünyaya geri döneceğiz. Cumhuriyetin 550. yıldönümünü büyük bir coşkuyla kutlayalım “dedi. Cumhurbaşkanı “Evlat seni hiç unutmadık dünyadan uzaya açılırken Türkiye’yi gururlandırdın. 300 sene sonra geldin görüyorum ki sende vatan sevgisi hiç azalmamış, üstelik daha da artmış “dedi. Tuncay “Vatan bizim her şeyimiz efendim “diye karşılık verdi. Cumhurbaşkanı “Seninle gurur duyuyoruz. Kaptan sizin inişinizi sabırsızlıkla bekliyoruz. Bir ihtiyacınız var mı? “diye sordu. Tuncay “Sağ olun efendim “diyerek bağlantıyı kapattı. Selçuk “ Dayı biz düğünümüzü dünyada yapmaya karar verdik “dedi. Tuncay “İyi fikir “diye karşılık verdi. Bu sırada Murat ve Çiğdem’de kol kola geldiler. Tuncay “ Oo nihayet sizleri böyle yan yana görmek ne güzel “dedi. Murat “ Dostum Çiğdem ile evlenmeye karar verdik” dedi. Tuncay “ Atalarımız boşa söylememiş, büyük aşklar nefretle başlar diye “diyerek gülümsedi. Çiğdem “Valla yaptım bir hata inşallah pişman olmam “dedi. Tuncay “Arkadaşlar şaka bir tarafa inanın çok sevindim dilerim ömür boyu mutlu olursunuz “dedi. Duygulanmıştı. Gözleri sulandı. Ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Fakat kendine hakim olamadı. Gözlerinden iki damla yaş akıverdi. Murat “Dostum ne oluyor uz bakayım “dedi. Tuncay “Yok yok bir şey “diyerek cebinden çıkardığı mendiline gözlerini sildi. Sonra “ Bir an duygulandım Elif’I özledim dostum kusura bakmayın “dedi. Murat “Anlıyorum “diyebildi sadece…Bu sırada Cengiz koşarak geldi. “Baba dünyada çok kalacak mıyız ? “diye sordu. Tuncay “Sanırım iki üç ay kadar “dedi. Murat “Dostum uzay yolculuğundan sıkılan olabilir. Bu durumu bütün yolcu ve personele soralım da isteyen yolcu ve personel dünyada kalabilsin “dedi. Tuncay “evet haklısın “dedi. Sonra Personele dönüp “ Gemiye ses yayının açar mısın “dedi. Personel “Hemen kaptan “diye karşılık verdi. Bir süre sonra “Açık kaptan “diye uyardı. Tuncay  “Sevgili Umut yolcu ve mürettebatı süre olarak belki üç beş senelik bir yolculuğumuz oldu ama hepimizin üçyüz senelik bir zamanını aldı. Bir süre sonra dünyaya iniş yapacağız. Bakım ve onarım  çalışmalarından sonra kısacık bir tatil yapma imkanımız olacak daha sonra tekrar uzaya yeni maceralara açılacağız. Bizimle bu maceralara açılmak istemeyenler olabilir. Bu nedenle iki saat içerisinde kararınızı verip gemi yönetimine bildirmenizi rica ederim. Teşekkürler.” diyerek yayını kapattı. Selçuk “Dayı, Necla ile biz bir dünya turu düşünüyoruz. Herhalde vaktimiz yeterli olur değil mi? “diye sordu. Tuncay “Elbette gidin dünyanın güzelliğini bir kez daha görün şuna eminim ki dünyadan daha güzel bir başka gezegenle karşılaşmayabilirsiniz “dedi. Murat “Dostum bizde Çiğdem ile dünyayı gezelim istiyoruz müsaade var değil mi? “diye sordu. Tuncay “Elbette neden olmasın, Cengiz! Şennur’a söyle bizde beraber dünyayı gezelim “dedi. Cengiz “ Tamam babacığım yaşasın “diyerek ablasına müjdeyi vermek için koştu. Tuncay “Bu gün çok heyecanlıyım. Dünyaya, Türkiye’me yıllar sonra geri dönüyorum. İniş hazırlıklarına başlayalım. Sedat, ses yayınını açar mısın “dedi. Sedat “Açık kaptan “diye karşılık verdi. Tuncay” Sevgili Umut 1 yolcuları, az sonra dünyaya inişimiz gerçekleşecek, her yolcunun ülkesine ve memleketine uçak servisi yapılacaktır. 1 Ocak 2174 yılında Umut 1 ikinci yolculuğuna başlayacaktır. Sizlere dünyada iyi eğlenceler diliyorum.” Dedi. Murat “Tuncay, geminin üzerine büyük bir Türk bayrağı, büyük bir Atatürk resmi ve dünya ülkelerinin bayraklarını asalım “dedi. Tuncay “Tamam dostum hemen dört kişi görevlendirebilirsin “diye karşılık verdi. Sonra “Bana Cumhurbaşkanını bağlar mısın “dedi. Sedat “Bağlantı hazır kaptan “diye karşılık verdi. Tuncay “Sayın cumhurbaşkanım iniş için her şey hazır, iniş yapacağımız alan uygun değil mi? “diye sordu. Cumhurbaşkanı” Her şey yolunda inebilirsiniz kaptan” diye karşılık verdi. Tuncay “Anlaşıldı efendim “diyerek bağlantıyı kapattı. Cumhurbaşkanı “Sevgili vatandaşlarım, T.C. ‘nin 550. kuruluş yıldönümünde birlikteyiz. Ne mutlu ki bize, 300 sene önce bu meydandan kalkan Umut1, uzay  yolculuğunun ilk bölümünü tamamlayarak dünyaya  geri dönmüş bulunuyor.  Sevgili vatandaşlarım, Umut 1’in uzayda karşılaştıkları zamanda sıçrama nedeniyle  300 sene önceki mürettebatıyla geliyor. Bu nedenle onlara her konuda yardımcı olmalıyız.” Bu arada Gemi büyük bir gürültü ile alana indi. Müthiş bir heyecan vardı. Tuncay ilk olarak kapıdan göründü. Halk çılgınca  alkışlıyordu. Cumhurbaşkanı “ Tuncay kaptan, sizi buraya davet ediyorum “diye anons etti. Tuncay alkışlarla kürsüye çıktı. Bu esnada bütün yolcularda gemiden indiler. Ağlayanlar,alkışlayanlar, kucaklaşanlar, müthiş bir görüntü vardı. Tuncay “Sayın cumhurbaşkanım, Sevgili Türkiye’m, sevgili dünyam, 300 sene önce çıktığımız yolda bizlere yardımcı olup bu günlere gelmemizi sağlayan başta bu devletin kurucusu Ulu Önder Atatürk’e,   Onunla birlikte mücadele edip bize bu vatanı emanet edenlere, daha sonra 2174  yılında önümüzü açıp bize destek olanlara  teşekkür ederim. Biz Umut 1 ile barışı sağladık, dünya ile kucaklaştık, artık birlik var dünyada, aç yok savaş yok ihtiras yok. Ne var ? “ Bütün halk “ Barış “diye bağırdı. Tuncay ‘da “barış “diye bağırdı. Sonra “ Sevgili Türkiye’m, Türkiye’miz Atatürk’ün ilkeleriyle  ilimde, fende, tıpta, astronomide çağdaş seviyeyi aştı. Hep birlikte daha da çalışacağız. Türkiye için, Türkiye için  çalışacağız. Teşekkür ederim “diyerek kürsüden indi. Büyük bir alkış yükseldi. 3 ay sonra ;

      Tuncay “ Kalkışa hazır mıyız ?“diye sordu. Murat “Evet ama Selçuk ile Necla henüz gelmedi.” diye karşılık verdi. Tuncay “ Nerede kaldılar acaba? “diye sordu. Bu esnada personel “Kaptan size bir mesaj var “dedi. Tuncay “Kimden acaba “diyerek monitörü açtı. Karşısındaki Selçuk’tu. Tuncay “Yeğenim neredesiniz ?“diye sordu. Selçuk “ Dayı kusura bakma biz dünyada kalmaya karar verdik. Size iyi yolculuklar. “dedi. Tuncay “ Pekala Necla’ya selamlar çocuklar kendinize iyi bakın “diyerek bağlantıyı kapattı. Daha sonra “Murat kalkış için hazırlıklar  başlasın “dedi. Sonra “ Kaptanın seyir defteri; Bu gün 1 Ocak 2174 Umut 1 ikinci yolculuğuna başlıyor. Bakalım ne gibi maceralar bizi bekliyor. Bu yolculukta ve hayatımız boyunca Umut 1’in tek hedefi barış olacak.  Dileriz ki, Dünyadaki her insanın, her milletin de tek gayesi barış olur.” Şennur hanım gözlüğünü çıkardı. Yorulmuştu. Şöyle bir genleşti. “Ne kadar da güzel olmuş, aferin Tuncay, sana bu ödev için pekiyi veriyorum “diye mırıldandı. Ertesi günü sınıfa geldi. Şennur hanım “Çocuklar sessiz olun bakalım “diye uyardı. Sonra “Ödevlerinizi okumayı bitirdim. Hepinizin ki çok güzel ama en çok Tuncay arkadaşınızın ödevini beğendim. Tuncay seni kutluyorum “dedi. Tuncay “Teşekkürler efendim “diye karşılık verdi. Şennur hanım “Tuncay  havacılığı çok mu seviyorsun ? diye sordu. Tuncay " Evet öğretmenim Atatürk 16 Şubat 1925 yılında THK ‘nu kurarak Türkiye’de havacılığın sevilmesini ve gelişmesini sağlamıştır. Atatürk ( istikbal göklerdedir ) diyerek havacılığın önemini ta o zamandan belirtmiştir.  Şennur Hanım “ Dilerim ödevin de de belirttiğin gibi dünyamız barışı,  Türkiye miz de  hedeflerine ulaşır” dedi. Tuncay “ Türkiye’miz Atatürk ilkelerinin önderliğinde her alanda çağdaş seviyeyi yakalayacak hatta her alanda lider olacaktır, yeter ki çalışalım “dedi. Şennur hanım “ Artık şuna eminim ki Türkiye sizlerle çağdaş seviyeyi yakalayacak ve yıldızlara ulaşacaktır.”

                                                               SON

S.Turgay KARABACAK
YIL 2002
TRT Ankara Radyasu yarışmasına katıldığı hikaye..